Siteyi tavsiye et Ana sayfam yap Favorilere ekle

27 Temmuz 2012 Cuma

PEYGAMBERİMİZİN ŞAKALARINDAN BAZILARI

Share
 Enes bin Mâlik anlatıyor:
"Çöl halkından Zahir adında bir adam vardı. Zahir Peygamberimize her gelişinde kendi yetiştirdiği ürünlerden hediyeler getirirdi. Şehirden çöle döneceği zaman da, Peygamber Efendimiz ihtiyacı olan şeylerle onun heybesini doldururdu. Gelen hediyelere bu şekilde karşılık verdikten sonra da şöyle buyururdu:
"Zahir bizim çölümüz, biz de onun şehriyiz."
"Peygamberimiz Zahir'i çok severdi. Halbuki Zahir hiç de güzel değildi. Fizikî olarak son derece çirkin bir adamdı.
"Bir gün pazarda çölden getirdiği malları satmaya çalıştığı bir sırada Peygamber Efendimiz gitti, sessizce yaklaştı, Zahir'i arkasından kucakladı ve elleriyle gözlerini kapadı.
"Zahir tutanın kim olduğunu göremiyordu. Tutan kimse bıraksın' diye çabalamaya başladı. Bu arada göz ucuyla arkasından tutanın Efendimiz olduğunu anlayınca sırtını Peygamberimizin göğsüne iyice dayamaya başladı.
"Zahir'in bu neşeli hareketinden hoşlanan Peygamber Efendimiz yüksek sesle:
"Bu köleyi satıyorum, var mı alan?' diye seslenmeye başladı.
"Zahir boynu bükük, mahzun bir halde:
"Yâ Resulallah, benim gibi değersiz bir köleye vallahi
kuruş veren olmaz' deyince Peygamber Efendimiz: "Hayır, yâ Zahir, sen Allah katında hiç de değersiz değilsin' buyurdu."

Enes bin Mâlik anlatıyor:
"Peygamber Efendimiz insanların en güzel ahlâklısı idi. Benim Ebû Umeyr adında küçük bir kardeşim vardı. Peygamber Efendimiz bizim eve gelerek onu gördüğünde,
"Ebû Umeyr'i üzgün görüyorum, sebebi nedir?" "Babam, 'Yâ Resulallah, oynadığı nugayr kuşu öldü' dedi.(Nugayr, serçeye benzeyen kırmızı gagalı bir kuştur.)
"Bundan sonra Peygamber Efendimiz, Ebû Umeyr'i ne zaman görse;
"Ebû Umeyr ne oldu senin nugayr?' diye takılırdı."
Peygamberimizin bir latifesini Hasan-ı Basrî Hazretleri rivayet ediyor:
Bir gün yaşlı bir kadın Peygamberimize gelerek:
"Yâ Resulallah! Cennete girmem için bana dua eder misiniz?" dedi.
Peygamber Efendimiz:
"Yaşlı kadınlar Cennete giremez" diye ona takıldı.
Bunun üzerine kadın ağlayarak oradan ayrıldı.
Peygamber Efendimiz, Sahabîlere:
"Gidin ona söyleyin, 'Sen Cennete yaşlı olarak giremezsin.' Cenab-ı Hak, 'Biz onları yepyeni bir yaratılışla yarattık da, eşlerine sevgi ile düşkün hep aynı yaşta genç kızlar yaptık' buyurmuyor mu?" (Vakıa Sûresi, 36.)
  Enes bin Mâlik anlatıyor:
"Bir gün adamın biri Peygamber Efendimizin huzuruna geldi ve kendisinden bir binek hayvanı istedi.
"Peygamberimiz ona, 'Peki, sana bir dişi deve yavrusu vereyim mi?' diye takıldı.
"Adamcağız, 'Yâ Resulallah, ben sizden bir binek istiyorum, dişi deve yavrusunu ne yapayım?"
"Peygamber Efendimiz gülerek:
"Bütün develer dişi deve yavrusu değil midir?' buyurdu."
Hz.Enes'in bildirdiğine göre: 
Resul-i Ekrem(a.s.m.) hanımlarıyla şaka yapan erkeklerin en önde gelenlerinden biriydi. Hz.Aişe ile şakalaşmış, hatta koşu müsabakasında bile bulunmuştu. 
Bir yarışta Hz. Aişe onu geçmiş, başka bir zamanda Resul-i Ekrem onu geçince gülümseyerek "ödeştik" buyurmuşlardı. 

BU YAZIYI ALLAH RIZASI İÇİN ARKADAŞLARINIZLA PAYLAŞIN, ONLARINDA İSTİFADE ETMESİNE VESİLE OLUN.