"Efendim, bana bir nasihat verin!" der.
Peygamber efendimiz de buyuruyorlar ki: "Sakın kızmayın!"
Kabile reisi, bu kısa nasihate şaşırır. Köyünün yolunu tutar. Köyüne gelince ne görsün. Köydekiler silahlanıyorlar. Onlara telâşla sorar:
- Hayrola ne oldu?
- Komşu kabilenin hayvanlarından birkaç tanesini bizim gençler çalmışlar. Onların da silahlanıp buraya geleceklerini düşündük. Müdafaa için silahlanıyoruz.
- Vay, demek bize hücuma karar vermişler ha.
Deyip kabile reisi de silahlanır. Tam o anda aklına Peygamberimiz aleyhissalâtü vesselâmın nasihati gelir.
Hemen tevbe edip silahı pusatı çıkarıp, köylülere der ki:
- Ben şimdi karşı kabileye gidip görüşme yapacağım. Engel olmak isteseler de verdiğimiz karar karardır.
Karşı köye yaklaşınca, diğer kabilenin adamları, merak edip onu reislerinin yanına götürürler.
Onların reisine selâm verip der ki:
- Bizim gençler sizin hayvanlarınıza zarar vermişler. Biz haksızız. Bütün zararı ben tazmin edeceğim. Sakın bu yüzden kan akmamalı.
Diğer reis bu âlicenaplık karşısında o kadar memnun olup der ki:
- O zaman ben de bütün zararı bağışladım.
Böylece kan akmadan aralarında sulh olur...
BU YAZIYI ALLAH RIZASI İÇİN ARKADAŞLARINIZLA PAYLAŞIN, ONLARINDA İSTİFADE ETMESİNE VESİLE OLUN.